Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tahıl koridorundaki eserlerin az gelişmiş ülkelere verilmesi konusunda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le hem fikir olduklarını ve Putin’in tahılları fiyatsız göndereceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan “Karadeniz’de bulduğumuz doğalgazı sisteme verdiğimizde konutların muhtaçlığını karşılama yanında elektrik üretiminde de rahatlık sağlayacağız.” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları;
Her 2 yılda bir düzenlenen MÜSİAD EXPO’da bu sene 24 farklı bölümden 500’ün üzerinde eser sergilenecek.
Ülkemiz içinden ve dışından ilginin çok ağır olduğunu öğrendim. D8 büyükelçileri doruğunun gerçekleştirilmesini takdirle karşıladım. Epeyce güçlü içeriğe sahip fuarın amaçlarına ulaşacağına inanıyorum.
Dünyamız son 3 yıldır global salgınla başlayan akabinde sıcak çatışmalar ve bölgesel tansiyonlarla devam eden sancılı süreçten geçiyor. Tedarik zincirleriyle memleketler arası ticaretteki tahribatı hala hissediyoruz. Pek çok iktisat son 50-60 yılın en yüksek enflasyon sayılarıyla baş etmeye çalışıyor. Besin, güç ve hammadde fiyatlarının ekonomiler üzerindeki baskının bir süre daha devam etmesi bekleniyor.
Krizi herkes çeşitli derecelerde hissetse de yıkıcı halini Afrika ve Asya’daki kırılgan devletlerdir. Milyonlarca insanın çektiği düşünceler göz gerisi edilmektedir. Sahra altındaki kardeşlerimizin çok makûs durumdaki halleri katlanamaz hal almıştır. Afrika’da bir lokma ekmeğe ulaşamayan her çocuğun acısı yüreklerimizi dağlıyor. Bu trajedilerin sona erdirilmesi noktasında maalesef kayda paha hiçbir gayret gösterilmiyor.
Özellikle ağızlarını her açıklarında dünyanın geri kalanına insan hakları ve özgürlük dersleri veren batılı kurum ve ülkelerin bu durum karşısındaki kayıtsızlığı utanç vericidir.
SAYIN PUTİN İLE GÖRÜŞTÜK MUTABIK KALDIK
Kesinlikle az gelişmiş ülkelere dayanak verelim. Çünkü Putin bana şunu söyledi “Biz fiyatsız olarak bu tahılı bu ülkelere gönderelim” dedi. Hem fikir olduk. Bunu da G20’de geniş çaplı görüşelim. Mutabık kaldık. Atmamız gereken adım bu, yapmamız gereken de bu. Bu ayın 13-14’ünde Bali’de bir ortaya geleceğiz ve orada da bu görüşmeleri yapacağız. Avrupa’yı bahçe dünyanın geri kalanını yırtıcı otlar olarak tanımlayan zihniyetin bu halde davranmasına şaşırmıyoruz ancak kabul de etmiyoruz.
Afrika, Asya, Latin Amerikalılar ucuz emekçi, Altın, petrolüyle bunlara hizmet ettiği ölçüde pahalıdır. Bu türlü bir durum yoksa görkemli Avrupa bahçesini istila eden ayrık otundan ibarettir. İnsanı lisanına, cilt rengine, ülkesine nazaran ayıran bu çarpık bakış açısını dünyamızı nasıl felakete sürüklediğini acı deneyimlerden biliyoruz.
İslam dünyasındaki kardeşlerimizin mağdurların çığlıklarına sağır kesilmesidir. Türkiye pek çok alanda olduğu üzere bu konuda farkını ortaya koymaktadır ve koyacaktır.
YENİ BİR ADIM ATIYORUZ
Dünyanın ulusal gelire nazaran en fazla insani yardım yapan ülkesi olarak yeni bir adım atıyoruz. Bilhassa tabir ettiğim üzere Karadeniz’deki tahıl koridorundan bilhassa Afrika’daki muhtaçlık sahiplerinin daha fazla istifade etmesi için anlayış birliğine vardık. Somali, Cibuti, Sudan üzere ülkelere tahıl gemilerinin ulaşmasını temin edeceğiz. Somali halkına daha fazla takviye vereceğiz. Bu noktada iş adamı derneği olmanın ötesine geçerek mazlumlara sahip çıkan MÜSİAD’ın çalışmalarını takdirle takip ediyorum.
Ülkemizin iktisat siyasetini tekrar inşa ettiğimiz süreçten geçiyoruz. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüterek global ticaret ve finansman sisteminin muhakkak odaklara hizmet eden cenderesinden kurtarmaktır. Her global kriz Türkiye’nin bu tercihini ne kadar yanlışsız olduğunu temin etmektedir.
ŞİKAYET ETMEYİP TAHLİL YOLLARINA BAKACAĞIZ
İş dünyamızın yeni eserler geliştirme ve yeni pazarlar bulma konusunda sergilediği muvaffakiyet takdire şayandır. Son periyotta global krizi fırsata dönüştürme konusunda kat edilen arayı ihracat sayılarında görüyoruz. Güç ve Emtia fiyatlarındaki dalgalanmaların üzerine gelişmiş ülkelerde giderek yayılan resesyonun eklenmesi işimizi güçleştiriyor. Petrol, doğal gaz, kömür üzere kendine kâfi ülkeler global seviyedeki fiyat artışlarından hudutlu düzeyde etkilendikleri için avantajlı duruma geçiyorlar. Kimi alanlarda bunun emarelerini görüyoruz. Bizim asıl maharetimiz bu türlü periyotlarda kendimize yeni çıkış yolları bulmak değil mi? Şikayet etmeyip, tahlil yollarına bakacağız.
Sanayimizin ana omurgasını temel gereksinim unsurları oluşturuyor. Beşerler yemekten, giyinmekten, günlük hayatları için temel eserler almaktan vazgeçmeyecekleri için bizim pazarımız kolay kolay bitmez, küçülmez. Kaybettiğimiz avantajı bir öbür yerde telafi etme fırsatı olduğunu söylüyorum.
TÜRKİYE DOĞAL GAZDA BİR SINIR OLACAK
Hidroelektrik kaynaklarımızı sonuna kadar değerlendirirken güneş ve rüzgar üzere yenilenebilir kaynakların yaygınlaşmasını teşvik ediyoruz. Yenilenebilir güce dayalı üretimde oluşan dalgalanmaları dengeleyecek araçları ülkemize kazandırıyoruz. Türkiye doğal gazda bir sınır olacak. Rusya doğal gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya sevki konusunda Putin’in açıklamalarını dinlediniz. Bu çalışmayı dayanışma içinde sürdüreceğiz.
KONUTLARIMIZIN MUHTAÇLIĞINI KARŞILAYACAĞIZ
Karadeniz’de bulduğumuz doğal gazı sisteme verdiğimizde konutların muhtaçlığı yanında elektrik üretiminde de rahatlama sağlayacağız. Akkuyu NGS üniteleri etap etap devreye girdiğinde bu ezayı çözmüş olacağız. Akabinde Sinop nükleer güç noktasında bizim ikinci etabımız olacak. Bu süreçte sanayicilerimizin kendi muhtaçlıklarını karşılayacak güç üretimi yatırımlarına tartı vermeleri gerekiyor. Enerji Bakanlığımız 3.etapla ilgili çalışmalarını sürdürüyor. Güç Bakanlığımızın ve başka ilgili kurumlarımızın yürüttükleri çalışmalarda eksiklik, aksaklık tespit edersek çabucak tahlil yoluna gidiyoruz. Finansmana erişimde iş insanlarının yanındayız .
Öncelikle KOBİ’lerden başlayarak sanayicilerimizin ve ihracatçılarımızın hepsine hitap edecek finansman araçlarını sizlerin hizmetine sunacağız. 20 yıldır yaptığımız üzere omuz omuza verecek ülkemiz iktisadının dünyada hak edecek düzeye çıkarmak için çabalayacağız.