CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’na takviye için İBB’nin Saraçhane’deki binası önünde başlatılan Demokrasi Nöbeti’ne takviye verdi. Kaftancıoğlu, burada; “Ne yaparsanız yapın, zulmünüz ne kadar artarsa artsın, hukuksuzluğunuz ne kadar artarsa artsın… Ekrem Başkan’a da halkın haklı gayretinde yanında duranlara da CHP’ye de, CHP’lilere de bir milim geri adım attıramayacaksınız. Genel Liderimizin dediği üzere cehennemin kapılarını hiç kimse lakin hiç kimse sakın açmaya, açtırmaya kalkmasın” dedi. Kaftancıoğlu, “Ekrem Başkan’ın kabahati, kendisi itiraf etmişti; sizinle de paylaşayım. Birinci gençlik yıllarında futbol oynamaya başlamışken kazara birine çelme takmıştı. Bu da Ekrem Başkan’ın bana sorarsanız dava açılması gereken bir hali. ‘Evet, izahı yapılamayan şeylerin mizahı yapılır’, diyoruz ancak artık bu işlerin arkası arkasına yapılan bu işlerin açılan davaların yapılan ve yürütülen ahmakça süreçlerin ve arka arda açılan davaların sanmayın ki yalnızca mizahını yapacağız” diye konuştu.
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu hakkındaki mahkeme kararının akabinde İBB’nin Saraçhane’deki binası önünde başlatılan “Demokrasi Nöbetine” dayanak verdi. Kaftancıoğlu’nu burada, İBB Meclisi CHP Küme Lider Vekili Doğan Subaşı ve belediye meclisinin CHP’li üyeleri karşıladı.
Demokrasi Nöbeti’nin tutulduğu yerde kurulan “Haysiyet Duvarı’nın” önünde açıklama yapan Kaftancıoğlu, şunları söyledi:
“Yıllar öncesindeki misyonu nedeniyle bir soruşturma açıldığını duyuyoruz”
“Kısacık bir gün özetiyle başlamak istiyorum. Sabah saatlerinde Çorlu davası. Gerçekten açılması ve adliyelerde görülmesi gereken; fakat şu ana kadar bir türlü bir milim adım atmayan, attırılmayan bir dava. Devam ediyorum… İstanbul halkının hakkını koruduğumuz için tarafıma açılmış, sarayın dezenformasyon irtibatçısı beyefendi tarafından, beş davanın birinin karar duruşması. Neyse en azından bundan şimdilik beraat ettik. Bitmiyor, devam ediyoruz. Türk Tabipleri Birliği Lideri Şebnem Korur Fincancı’nın cezalandırıldığı ancak ne keyifli ki tahliye edildiği bir dava. Derken… Bugün yönetim kurulu toplantımız sırasında Ekrem Başkan’ın yıllar öncesindeki misyonu nedeniyle, yaptığı bir ihale nedeniyle bir soruşturma açıldığını duyuyoruz. Ve şayet doğruysa yeniden bir toplantıda belediye liderine kullandığı tabirlerden ötürü hakaret davası açılması gerektiği savı var.
Canan Kaftancıoğlu, Saraçhane’deki Demokrasi Nöbeti’nde: “Cehennemin kapılarını hiç kimse sakın açmaya, açtırmaya kalkmasın!”
“Kamuoyunun bilmediği iki büyük kabahatini daha açıklamak için geldik”
Aslında bugün Ekrem Başkan’ın sizlerin ve kamuoyunun bilmediği iki büyük kabahatini daha açıklamak için yönetim kurulu toplantımızı keserek geldik. Ekrem Başkan’ın öncelikle asıl yargılanmasını gerektiren birinci hatasını sizlere açıklayacağım. Yaklaşık bir ay evvel Arnavutköy sokaklarındaydık. Bütün örgütümüz ve vilayet yöneticisi arkadaşlarımızla birlikte. Arnavutköy’de bir apartmanın çatı katında kuşların bile yaşayamayacağı yerde yaşayan bir kadıncağız… Eşi hastanede, kendisi diyaliz hastası. Konutta bakmak zorunda olduğu ve bir tanesi okulu bırakmak zorunda kalan üç çocuk… Ve bu kadıncağız televizyonlarda Cumhurbaşkanı’nın söylediği bir şeyi duymuş. Cumhurbaşkanı demiş ki, ‘biz muhtaçlığı olan vatandaşlara aile yardımı yapacağız.’ Vatandaş, Cumhurbaşkanı’na inanır elbette. Sonraki gün ya da birkaç gün sonra kaymakamlığa gitmiş ve demiş ki, ‘Benim hiçbir şeyim yok, durumum bu türlü böyle. Ve Cumhurbaşkanı da bana bunu söyledi. Yok o denli bir şey demiş kaymakamlık. Demiş ki nasıl olmaz? Ben bunu televizyondan duydum ve televizyonda cumhurbaşkanı bunu söyledi. Ve bu bayanı kaymakamlıktan ‘sen o denli duyduğun her şeye inanma’ diyerek yollamışlar. Bayan, Kaymakamlıktan ağlayarak çıkmış. Artık burada Ekrem Başkan’ın kabahati ne diyeceksiniz? Burada Ekrem Başkan’ın cürmü çok büyük. Zira bir tane bile devlet yetkilisinin; o fakir bayana, o mahrum bayana ulaşmadığı hatta dalga geçerek kapıdan gönderildiği yerde o bayanın cebinden İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin toplumsal yardım kartı çıktı. Bundan daha büyük cürüm olabilir mi? Açılan davaların da altında yatan aslında bu.
“Gençlik yıllarında futbol oynamaya başlamışken kazara birine çelme takmıştı, bu da Ekrem Başkan’ın bana sorarsanız dava açılması gereken bir hali”
Ekrem Başkan’ın ikinci hatası, kendisi itiraf etmişti; sizinle de paylaşayım. Birinci gençlik yıllarında futbol oynamaya başlamışken kazara birine çelme takmıştı. Bu da Ekrem Başkan’ın bana sorarsanız dava açılması gereken bir hali. Bedelli arkadaşlar gülüyoruz. ‘Evet, izahı yapılamayan şeylerin mizahı yapılır’, diyoruz ancak ya artık bu işlerin arkası arkasına yapılan bu işlerin açılan davaların yapılan ve yürütülen ahmakça süreçlerin ve arka arda açılan davaların sanmayın ki yalnızca mizahını yapacağız.
“Cehennemin kapılarını hiç kimse fakat hiç kimse sakın açmaya kalkmasın”
İstanbul halkının iradesini gasp eden… Ve aslında bu davaları Ekrem Başkan’a açılmış davalar olarak görmüyoruz tek başına. Bu ülkede halkın yanında olan, halkla, vatandaşla dalga geçmek yerine vatandaşın muhtaçlığını gideren Ekrem Başkan’a açılan dava ve açılmaya başlanan davalar; aslında bu ülkede halkın, hakkın ve haklının yani uzun lafın kısası demokrasinin yanında duran herkese açılan davalardır. Ve ben bugün bu arka arkasına gerçekleşen hani mizahını yaptığım fakat acı acı mizahını yaptığım durumları bir kere daha görünce; yönetim kurulu arkadaşlarımızla birlikte, Saraçhane’nin önüne gelelim, Haysiyet Duvarı’nda, Demokrasi Nöbetinde bu süreçleri bir kere daha sizlerle paylaşalım ve şunu kararlılıkla bir sefer daha söyleyelim istiyoruz. Ne yaparsanız yapın, zulmünüz ne kadar artarsa artsın. Hukuksuzluğunuz ne kadar artarsa artsın. Ekrem Başkan’a da halkın haklı gayretinde yanında duranlara da Cumhuriyet Halk Partisi’ne de, Cumhuriyet Halk Partililere de bir milim geri adım attıramayacaksınız. Genel Liderimizin dediği üzere cehennemin kapılarını hiç kimse fakat hiç kimse sakın açmaya, açtırmaya kalkmasın.” (ANKA)